Vergi, devletin topluma karşı sorumluluklarını yerine getirebilmesi için vazgeçilmezdir. Ancak bu vazgeçilmezlik, çoğu zaman adalet duygusunu sarsan bir paradoksa dönüşüyor. Çünkü vergiyi kim ödüyor, kim ödemiyor sorusunun cevabı, toplumsal eşitsizliği de gözler önüne seriyor.
Vergiden Kaçmak: Küçüğe Büyük Ceza
Vergiden kaçmak, herkesin bildiği gibi suçtur. Esnafın kazancını gizlemesi, sahte fatura düzenlenmesi, kayıt dışı çalıştırma gibi yöntemler doğrudan kanuna aykırıdır. Devlet bu tür fiillere ağır cezalar keser.
Ama dikkat edin:
Bir mahalle bakkalı defterine gelirini eksik yazsa hemen ceza kesilir.
Ancak milyar dolarlık şirketlerin “transfer fiyatlandırması” oyunlarıyla vergiyi yurtdışına kaydırmasına çoğu zaman göz yumulur.
Buradaki çelişki, küçük balığın ağda takılıp kalması, büyük balığın ise serbestçe yüzmesi gibidir.
Vergiden Kaçınmak: Yasaların Açık Kapıları
Vergiden kaçınmak kanuna uygundur. Yatırım teşvikleri, vergi istisnaları, özel bölgeler… Bunların amacı ekonomiyi canlandırmaktır.
Fakat gerçek tablo çoğu zaman farklıdır:
-Türkiye’de bazı holdingler yıllarca kurumlar vergisi ödemezken, işçinin maaşından vergi kaynağında kesilir.
-Dünya örneklerinde de benzer durum var: Amazon, Google, Apple gibi dev şirketler kârlarını İrlanda, Lüksemburg veya Hollanda üzerinden kaydırarak milyarlarca dolarlık vergiden kaçınabiliyor.
Yani “kaçınma” adı verilen bu mekanizma aslında zenginler için yasal bir vergi cenneti işlevi görüyor.
Peçeleme: Hukukun Maskesi
Peçeleme, görünüşte hukuka uygun ama özünde aldatıcı işlemdir. Örneğin;
Bir şirket yöneticisine ödenen yüksek ücretin “danışmanlık bedeli” gibi gösterilmesi,
Kâr payı dağıtımının “Borç Faizi”ne çevrilmesi,
Aslında satış olan bir işlemin “Bağış” kılıfıyla sunulması.
Bu yöntem, sıradan vatandaşa değil, mali müşavirleri, avukatları ve vergi uzmanlarıyla çalışan büyük sermayeye aittir. Yani aslında peçeleme, güçlülerin kullandığı sofistike bir kaçış yoludur.
Vergi Adaleti Nerede?
Sorun şurada:
-Küçük esnafın hatasına devlet anında cezayla karşılık verirken,
-Büyük şirketlerin milyarlarca liralık “yasal kaçınma” veya “peçeleme” oyunlarına çoğu zaman sessiz kalır.
Böyle olunca toplumda şu algı yerleşiyor:
“Vergi, dar gelirlinin cebinden kolayca alınır, zengin ise hukuk oyunlarıyla sıyrılır.”
Sonuç: Asıl Sorumlu Kim?
Vergiden kaçmak suçtur, evet. Ama asıl sorgulamamız gereken, neden kaçınılmasına ve peçelenmesine bu kadar imkân tanındığıdır. Vergi adaleti, sadece vatandaşı dürüst olmaya zorlamakla değil, güçlülerin de aynı kurallara uymasını sağlamakla mümkündür.
Aksi halde vergi, bir gelir aracı olmaktan çıkıp adaletsizliğin sembolü haline gelir.