Selçuk ÖZTÜRK


HUKUK VE VİCDAN ARASINDA SIKIŞIP KALDIK

HUKUK VE VİCDAN ARASINDA SIKIŞIP KALDIK


Gazipaşa’da yaşanan imar krizi ve çifte standartlı uygulamalar, hukuk ve vicdan arasında sıkışıp kalmış bir hikâyeye dönüşmüş durumda. Bir yanda kanunlar ve prosedürler var, diğer yanda ise insanların yıllarca dişinden tırnağından artırarak yaptıkları yuvaları. Peki, bu denge nasıl sağlanacak? Ya da sağlanacak mı?

 

Doğanca Köyü’nde yaşanan bir olay, bu dengenin ne kadar kırılgan olduğunu gözler önüne seriyor. Doğancalı Kenan Pars’ın oğlu Ramazan Pars’ın, annesinin evine bir kat ekleme hayali bir şikâyetle yıkıldı. Gerekçe? Evin bir kısmı köy tüzel kişiliğine ait tapulu araziye taşmış. Kanun diyor ki: “Bu yapı usulsüz.” Ve yıkım başlıyor.

 

Burada hukuka itiraz etmek elbette zor. Kanun, herkes için bağlayıcıdır. Ancak vicdanın da bir şeyler söylediği kesin: Ailesinin köye bağışladığı alanın hemen yanındaki evin yıkılması, Pars Ailesi gibi sıradan vatandaşların hayallerinin yerle bir olması… Bu tablo, vicdanı rahatsız etmiyor mu? Yıkımı durduramazsınız belki ama insan bir “Keşke” demeden de duramıyor.

 

İşin ironik yanı ise burada başlıyor. Sıradan bir vatandaşın hayalleri yıkılırken, Koru Sahili’nde AK Parti’ye yakın bir iş insanının otel projesi için Gazipaşa Belediyesi’nin imar kolaylıkları sağlaması iddiası gündeme geliyor. Bir yanda köy tüzel kişiliğine ait alana yapılan ev diğer yanda doğal yaşam alanlarını içinde barındıran hazine yani kamu arazileri... Biri yıkılıyor, diğeri büyük şirketlere peşkeş çekiliyor.

 

Aynı belediye, “Usulsüz işlemler yapılıyor” diye şikayetedilmiş, müfettişler denetim yapmış, bazı personel hakkında soruşturma başlatılmış. Ama ne hikmetse bu “Kolaylıklar” hep güçlü olanların lehine işliyor. Büyük şirketler projelerine devam ederken, sıradan vatandaşlar için kanunlar hep daha sert uygulanıyor.

 

Gazipaşa Belediye Başkanı Mehmet Yılmaz, “Belediyemizi ‘usulsüz işlemler yapılıyor’ diyerek şikayet etmişler. Arkadaşlarımız soruşturma geçiriyor” diyerek süreci doğruluyor. Ama kim bu “Arkadaşlar”? Ve bu “Usulsüz işlemler” kimler için yapıldı? Kamuoyu bunların cevabını bekliyor. Gazipaşa gibi bir yerde, imar planı iptali sonrası yaşanan bu kaosun içinde kimin nasıl avantaj sağladığı, kimin mağdur olduğu daha da önemli hale geliyor.

 

Müfettişlerin raporları doğrultusunda, Gazipaşa’da yeni ruhsatların ve iskan belgelerinin verilmesi durduruldu. Devam eden tüm inşaatların mühürleneceği de konuşuluyor. Ancak asıl soru şu: Doğanca’daki gibi basit bir vatandaş mı mağdur olacak, yoksa Koru Sahili’ndeki büyük projelerin de önü kesilecek mi? Vicdan ve hukuk arasında böyle keskin bir denge kurmak, herkesin güvenini sağlayacak bir yol bulmak gerçekten mümkün mü?

 

Sonuçta, Gazipaşa’da yaşananlar bize bir kez daha şunu hatırlatıyor: Hukuk kural koyar ama vicdan, kuralların adil bir şekilde uygulanmasını sağlar. Eğer vicdan susarsa, kanunlar da güçlünün lehine döner. Gazipaşa’da olan bitenler, yalnızca bir ilçenin imar sorunundan ibaret değil; aynı zamanda toplumda adalet duygusunun nasıl yara aldığını da gösteriyor.

 

Şimdi gözler Gazipaşa’da… Hukukun sert kuralları mı, vicdanın sesi mi kazanacak? Yoksa her zamanki gibi güçlü olan mı galip gelecek? Bu soruların cevabını bulmak belki de Gazipaşa’nın değil, hepimizin meselesi.

 

Kalın sağlıcakla…

  • BIST 100

    9998,46%-0,31
  • DOLAR

    35,62% 0,17
  • EURO

    37,05% -0,06
  • GRAM ALTIN

    3124,79% 0,83
  • Ç. ALTIN

    4996,08% 0,73
  • Çarşamba 11.7 ° / 10.1 ° Şiddetli yağmurlu
  • Perşembe 14 ° / 8.8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cuma 13.7 ° / 10.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı

Antalya

22.01.2025

  • İMSAK 06:36
  • GÜNEŞ 07:59
  • ÖĞLE 13:14
  • İKİNDİ 15:55
  • AKŞAM 18:18
  • YATSI 19:36