Gerçekten Gazipaşa ne kadar umurunuzda?
Cuma günü Gazipaşa Belediyesi Eylül Ayı Meclisinde gündeme gelmeyen-getirilmeyen bir konu nedeniyle yazıma bu şekilde başlıyorum.
O konu, Gazipaşa halkının sağlığını yakından ilgilendiren bir konu… O konu, 55 bin nüfuslu Gazipaşa’nın kanser olması ya da olmaması arasındaki ince bir konu…
Bilindiği üzere, 7 Ağustos 2023 tarihinde gazetemizde yaptığımız bir haberde, Gazipaşa’da ana su deposundan taşınarak şehir merkezine gelen ve vatandaşların musluğundan akan suyun, 2010 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kanserojen olduğu için yasaklanan asbestli borularla taşındığını gündeme getirmiştik. Unutmayalım; Gazipaşa halkı, 20 yılı aşkın bir süredir bu borulardan gelen suyu içiyor…
Ben dahil bir çok kişi, bu denli önemli bir konunun belediye meclisi toplantısında gündeme getirileceğini düşündük.
Toplantının yapıldığı gün, belediye meclisi gündemine baktım. Gözlerim bu konuyla ilgili bir gündem maddesini aradı. Ne yazık ki bu denli önemli bir konu, meclis gündemine alınmamıştı. 8. Maddede, gündeme gelecek diğer hususların görüşülmesi vardı. Belki bu maddede biri çıkıp bu konuyu gündeme getirir hevesiyle meclisi takip ettim.
Ama bizim becerikli(!), ilçe halkının sağlığıyla yakından ilgilenen(!), toplum sağlığını her şeyin önünde tutan(!), halk sağlığını korumak için önemli çalışmalar yürüten(!) belediye başkanı ve meclis üyeleri hepimizi yanılttılar…
Saat 14.00’te başlayan ve 45 dakika süren Gazipaşa Belediye Meclisi, benim açımdan tamamen trajikomikti. Meclise başkanlık yapan Gazipaşa Belediye Başkanı konuşmasına, Gazipaşa Çekirdeksiz Narı’nın coğrafi işaret ile tescillendiğini, bir de belediyeye sıfır tanker kazandırdıklarını duyurarak başladı. Ardından, ağustos ve eylül aylarında ne kadar özel gün ve hafta varsa hepsini kutlayarak sözü; grup sözcülerine verdi.
Hiç birini ayırt etmiyorum… Gazipaşa Belediye Meclisi ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni (TBMM) karıştıran bizim meclis üyeleri de ağustos ve eylül aylarında ne kadar özel gün ve hafta varsa hepsini kutlayıp, üzerine bir de ülke siyaseti yapıp sözlerini tamamladı… Tüm bunlar, 45 dakika süren meclisin ilk 25 dakikasında oldu. Geriye kalan 20 dakikalık kısımda ise imar, plan, tanker konuşuldu…
Biri de çıkıp, “Gazipaşa’da içme suyunu taşıyan borular, kanserojen asbestli borularmış… Bununla ilgili acil çalışma yapmalıyız. Halkımızın sağlığı tehlikede… Toplum sağlığı; imardan, ranttan, betondan, siyasetten, tankerden daha önemli” demedi, diyemedi…
Çünkü bunların derdi Gazipaşa değil… Bunların derdi Gazipaşa halkı değil… Bunların derdi; süslü cümlelerle çiçek-böcek haftası kutlayıp, ardından da genel siyaset yapıp, kendi partililerine şirin görünmek, koltuklarını sağlama almak…
CHP’li, İYİ Partili, AK Partili, MHP’li… Dedim ya hiç birini ayırt etmiyorum… Gazipaşa’da yaşayanlar olarak bizi düşünmeyeni biz de düşünmeyelim… Bize kanserojenli borularla taşınan suyu içirtip, sağlımızla oynayanlara, her şey ortadayken, kültür merkezinin kırmızı koltuklarında eli kolu bağlı oturanlara hakkımızı helal etmeyelim…
Kalın sağlıcakla…
