Son günlerde Gazipaşa açıklarında meydana gelen depremler, ilçemiz için bir gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi: Deprem gerçeği ve dirençli kent ihtiyacı. 29 Kasım’da meydana gelen 4.8 büyüklüğündeki deprem ve ardından 4 Aralık’taki 4.6 büyüklüğündeki sarsıntılar, Gazipaşa ve çevresinde derin endişelere yol açtı. Her ne kadar ilçemiz büyük fay hatlarının üzerinde yer almasa da, Akdeniz’de Kıbrıs’ın güneyinden geçen fay hattı, Gazipaşa’yı ciddi şekilde etkileyebilecek potansiyele sahip. Bu gerçekler ışığında, yaşadığımız imar planı krizi aslında bir fırsata dönüştürülebilir. Çünkü Gazipaşa’nın geleceği, depreme dayanıklı, dirençli bir şehir inşa etmekle mümkün olacaktır.
PAZARCI’NIN SIVILAŞMA RİSKİ: RANT YERİNE GÜVENLİK
Gazipaşa’da Pazarcı Mahallesi, Hacı Musa Çayı’nın taşıdığı kil, kum ve çakıl gibi malzemelerin yıllar içinde birikmesiyle oluşmuş bir zemin üzerinde yer alıyor. Bu durum, 6 Şubat 2023’te Hatay’da görülen sıvılaşma riskinin burada da çok yüksek olduğu anlamına geliyor. Deprem anında zeminin sıvılaşması, yapılar için büyük bir tehlike oluşturuyor. Bu nedenle Pazarcı’da çok katlı binalardan kesinlikle kaçınılmalı ve yeni imar planı bu riski göz önünde bulunduracak şekilde tasarlanmalıdır.
Sadece Pazarcı değil, Yeni, Aydın, İstiklal, Gazi ve Cumhuriyet mahallelerinde de geçmişte dere ve bataklık olan alanlara ruhsat verilerek inşaatlar yapıldı. Bu tür zeminlerde yükselen yapıların, olası bir depremde nasıl bir felakete yol açabileceğini tahmin etmek güç değil. Rant kaygısını bir kenara bırakıp, bu alanlar için bilimsel verilere dayalı, jeolojik incelemelerle desteklenmiş bir imar planı oluşturmak artık bir zorunluluktur.
YENİ İMAR: DİRENÇLİ BİR GAZİPAŞA İÇİN ŞANS
Gazipaşa’da iptal edilen imar planı şu anda inşaat sektörünü zorluyor gibi görünse de, bu kriz aynı zamanda ilçemiz için bir fırsat yaratıyor. Yeni yapılacak imar planı, sadece yapılaşmayı düzenlemekle kalmayıp, aynı zamanda depreme dayanıklı, güvenli ve planlı bir kent yaratma hedefiyle hazırlanabilir. Bunun için:
Tüm mahallelerimizde zemin etütleri yapılmalı ve sıvılaşma riski olan bölgeler belirlenmelidir.
Riskli bölgelerde çok katlı yapılardan uzak durulmalı, yapı yükseklikleri bilimsel veriler doğrultusunda sınırlandırılmalıdır.
Dere yatakları ve bataklık alanlar için sel ve su baskını riskini minimize edecek tedbirler alınmalıdır.
Yeni imar, sadece bugünü değil, Gazipaşa’nın geleceğini güvence altına alacak bir perspektifle hazırlanmalıdır.
DEPREMLERİ DERS ALMAK İÇİN BİR UYARI KABUL EDELİM
Deprem doğanın bir gerçeği; ancak felakete dönüşmesi bizim ihmallerimizle mümkün oluyor. Gazipaşa’nın son günlerde yaşadığı depremler, bize açık bir uyarı niteliği taşıyor. Artık bu uyarıları dikkate alarak, bilimsel veriler ışığında hareket etmenin zamanı geldi. Yeni imar planı, ilçemizin sadece estetik görünümü için değil, halkımızın güvenliği ve geleceği için hazırlanmalıdır.
Depremlerle yıkılan değil, depremlere karşı dirençli bir Gazipaşa inşa etmek hepimizin sorumluluğudur. Bugün alacağımız doğru kararlar, yarın çocuklarımıza güvenle yaşayabilecekleri bir şehir bırakmamızın anahtarı olacaktır. Gazipaşa’nın geleceği rantta değil, bilimde ve dayanışmada yatıyor.
