İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve beraberindeki heyet, 19 Mayıs 2024 tarihinde meydana gelen helikopter kazasında hayatlarını kaybettiler. Bizim Reis de hemen ardından İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve helikopter kazasında hayatını kaybedenler için bir günlük milli yas ilan etti…
Bu konuyla ilgili kaç defa yazı yazmak istesem de, her defasında ‘kim ne yaparsa yapsın’ deyip kenarı çekilmiştim ki, dün gece iki satır bir şeyler karalamak geldi içimden…
Öncelikle milli yas nedir, neden milli yas ilan edilir? Bunun tanımını yapayım…
Milli yas, bir ülkenin resmi olarak ilan ettiği yas dönemidir ve genellikle büyük bir ulusal trajedi, önemli bir liderin ölümü, büyük doğal afetler veya büyük kazalar gibi olaylar sonrasında ilan edilir. Bu dönemde genellikle bayraklar yarıya indirilir, eğlence etkinlikleri iptal edilir veya ertelenir, televizyon ve radyo programları daha ciddi ve saygılı bir tonda olur. Milli yasın süresi ve uygulama şekli, ülkenin geleneklerine ve yasalarına bağlı olarak değişir.
Biz kimin için yas tuttuk? Ben tutmadım da, tutan kimin için yas tuttu?
Öncelikle bizim Reis’in, Reisi için ilan ettiği yas, milletimizin birçok kesimi tarafından tepki çekti, bunu belirteyim. Ben de tepkili olanlardanım…
Her Türk evladı gibi benim de bazı kırmızıçizgilerim var. Bunlar; şehitlerimizin kanı ile boyanan Ay Yıldızlı Bayrağımız, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve bizlere armağan ettiği ve bekçiliğini yapmamızı istediği değerler…
İran’ı yöneten Reisi gibi yöneticiler, yıllardır bizim değerlerimize karşı çıktı… Atatürk’ü sevemediler, bir kere… Cumhuriyetten, laiklikten, eşitlikten korktular. Ve en önemlisi Türkiye’yi kötü örnek olarak gösterdiler, Acem halkına…
İslam Cumhuriyeti adı altında İran’ı dikta yönetimle yönettiler… Kadına, kız çocuğuna, sanata, müziğe, spora, insanlığa kötü gözle baktılar…
Batı komşusu Türkiye’den nefret ettiler…
Bizimkiler böyleleri için yas tuttular işte…
Ve bizimkiler, 6 Şubat 2023 depreminden sonra Türk halkı için yas tutmaktan imtina edenler için yas tuttular…
Ve yine bizimkiler, Türk halkının başına gelen her türlü kötü olaydan sonra, bıyık altından sırıtanlar için yas tuttular…
Ah bizimkiler; Soma’da, Çorlu’da yaşanan kazaların ardından yas tutmayan İranlılar için yas tuttular…
Örnek çok… Çok örnek var yazılacak ama Gazipaşa’ya da değinmek istiyorum bu konuyla ilgili…
Daha bir hafta olmadı… 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladık. İşte o gün, devlet kurumuna bayrağımızı ve Atatürk posterini asamayan Gazipaşa Orman İşletme Müdürü, İranlı Reisi için bayrağı yarıya indirtti… Atatürk’e, bayrağımıza gösteremediği saygıyı, Reisi’ye gösterdi…
Milli bayramlarımızda, Atatürkçü ve Türkçü olamayan, bazı Arap sevici yöneticilerimizin, nasıl Fars sevdasına düştüklerine şahit olduk, bu dönemde…
Hele, “Türkiye laiktir, laik kalacak… Türkiye, İran olmayacak” sloganları atan bireylerin yönettiği CHP’li belediyelere de bir sözüm olacak… Sizler; Türkiye, Atatürk, cumhuriyet, laiklik ve eşitlik karşıtlarının ardından yas tutup, bayrakları yarıya indirdiniz, birilerinin emellerine çanak tuttunuz… Burada şahit olduk yaşananlara…
Amacım, ırkçılık değil, kimse yanlış yere çekmesin… Tepkim, bizi sevmeyen ve değerlerimizi değersizleştiren, hor görenlere gösterilen hürmetedir…
Kalın sağlıcakla…