Uzm. Dyt. Selin Uçak


KOLAJEN KULLANIMI


Kolajen vücudumuzdaki en fazla bulunan proteindir. Vücudumuzdaki proteinlerin toplam %30’u, cildimizdeki proteinlerin ise %80’i kolajendir.

Kolajenin kelime anlamı da zaten yeteneklerini işaret eder; Yunanca tutkal anlamına gelen ‘’kolla’’ kökünden türemiştir. Yani işlevi hücreleri bir arada sıkı sıkıya tutmaktır.

Başta kemik, deri, kas, tendon ve bağlar olmak üzere göz ve dişler dahil hemen her organın en önemli yapı taşlarından biridir.

Kolajen ; glisin, prolin, hidroksiprolin adı verilen belirli amino asit dizilerinden oluşan yapısal bir protein molekülüdür.

Kolajen, elastin ile birlikte çalışır ve cildimize elastikliği sağlar. Yaşlandıkça, kolajen yıkımımız, yapım önüne geçer. Gençken gergin ve diri olan cildimiz yaşlandıkça yıpranmaya başlar ve gevşer.

Kadınlar yirmili yaşların ortalarında her yıl kolajenin yaklaşık %1’ini kaybederken, menapozun ilk 5 yılında kolajenin %30’unu kaybeder.

Kolajen üretimini yavaşlatan tek faktör yaş değildir! Kolajene en çok hasar veren faktörlerden bazıları:

 

  • İşlenmiş, paketli hazır gıda tüketimi (fastfood)
  • Sigara & alkol kullanımı
  • C vitamini eksikliği
  • Aşırı makyaj yapmak
  • Yetersiz uyku
  • Zihinsel ve fiziksel stres nedeniyle artan kortizol da vücudumuzun kolajen depolarını hızla tüketir.

     

Kolajen birçok dokuda bulunuyor. Ancak kolajenin birçok alt tipi var. Her dokuda farklı bir tip, farklı oranlarda bulunmaktadır.

Tip 1-3 Kolajen : Cilt, kemik, tendon , bağ doku ve dişlerde bulunur. Vücut kolajeninin %90’ını oluşturur.

 

Tip 2 Kolajen :eklem sağlığı için en önemli kolajendir. Eklem kıkırdağını oluşturan kolajenin %60’ını tip 2 kolajen oluşturur.

 

20’li yaşların ortalarından itibaren vücuttaki kolajenin her yıl yaklaşık %1’ini kaybediyoruz. Bu yüzden 25 yaş sonrasında kolajen takviyesi almaya başlamak, vücudumuzdaki toplam kolajen miktarını korumaya yardımcı olurken, ilerleyen yaşlarda cilt kırışıklığını önlemeye yardımcı olur. Ayrıca eklem problemleri olanlarda kolajen takviyesi eklem sağlığına destek olur.

 

Kolajen üretimini olumsuz etkileyen hazır gıda tüketimi, sigara ve alkol kullanımı, güneş ışığı maruziyeti, aşırı makyaj yapmak, yetersiz uyku ve stres gibi durumlarda varsa kolajen takviyesi faydalı olacaktır.

 

Kolajeni Nasıl Kullanmalıyız ?

 

Kolajeni cilde sürülerek değil, oral takviye şeklinde kullanılması gerekir. Çünkü dışarıdan sürülen kolajen, cildimizin dış tabakasını aşıp etki göstereceği tabakaya ulaşamaz.

Hidrolize kolajenpeptiti kullanırken aslında aç tok kullanmamız fark etmez. Ama tok karnına midenin asidik ortamı daha fazla olacağı ve asidik ortam peptit yapısını bozabileceği için aç karnına almak biyoyararlanımı artıracaktır.

Günün hangi saatinde aldığımız büyük fark oluşturmaz. Yine de vücudun gece uyku sırasında kendini onarım ve yenileme işlemlerini daha fazla yaptığını hesaba katarsak gece yatmadan önce kullanmak faydalı olacaktır.

Kolajen takviyesinin etkileri 4. Haftada ortaya çıkmaya başlar. Optimum fayda için en az 8-12 hafta kullanmak gereklidir. 3 aylık kullanımdan sonra 3 ay ara vererek senede 2 kez kürler halinde kullanılmaya devam edilmelidir.

Tip 1 ve 3 içeren takviyeleri cilt sağlığı için tercih etmek gerekir.

Eklem sağlığı için içerisinde tip2 kolajen de bulunan takviyeler tercih edilmelidir.

Fayda görmek için günlük en az 2500 mg kullanılmalıdır. Önerilen doz 2500 mg ile 10000 mg arasındadır.

 

KOLAJEN SEÇİM KRİTERLERİ

 

1 : KOLAJENİN TİPİ :Kolajen takviyelerinin içeriğinde genelde tip1,2 ve 3 kolajen bulunur. Cilt ve kemik sağlığı için hazırlanmış ürünlerde genelde tip1-3, cilt, kemik ve de eklem sağlığı için hazırlanmış ürünlerde tip 1-2-3 kolajen bulunur.

 

2: DALTON AĞIRLIĞI VE HİDROLİZE OLMASI : Kolajenpeptitlerin etkinliğini belirleyen kriterlerden biri de dalton ağırlığıdır. Dalton ağırlığı ne kadar küçükse, etkinliği o kadar fazla demektir. 4000 daltondan aşağısı hücre içine girebilirken piyasada 5000 dalton da 2000 dalton da ürün ürün vardır. Hidrolizasyon işlemi kolajen molekülünün biyoyararlanımını arttırır. Ayrıca peptitlerin ‘’ biyoaktif’’ olması ve kutu üzerinde logo ile belirtilmesi tercih sebebidir.

 

3: HAMMADE KALİTESİ : Seçtiğiniz üründe kullanılan kolajen ham maddesinin klinik çalışmalı olup olmadığını mutlaka kontrol edin. Kutu üzerinde ürün içeriğinde olan hammaddenin logolarının olduğundan emin olun.

 

4: TEMİZ İÇERİK : Aromalı ürünlerin lezzetini arttırmak için pek çok marka tatlandırıcı kullanıyor. Seçtiğiniz ürünün içerisinde, zararı araştırmalar ile gösterilmiş sukraloz, asesülfam-K gibi tatlandırıcılar içermeyen ürünlere yönlenin. Stevia ile tatlandırılmış ya da tatlandırıcı içermeyen ürünleri tercih edebilirsiniz.

 

5 : GÜÇLÜ İÇERİK : Vücudun kolajen sentezini arttırması için Glutatyon, Hyalüronik asit, Biotin, C vitamini , Resveratrol gibi diğer içeriklerin de önemi vardır. Cilt sağlığına direkt etkisi olan ya da kolajen sentezine destek olacak zengin formüle sahip bir ürünü seçtiğinize emin olun.

 

6 : BALIK MI SIĞIR KOLAJENİ Mİ ? :  Balık kaynaklarından elde edilen kolajenpeptitlerininamino asit profilinde , kolajen üretiminde çok kritik rol oynayan 2 amino asit olan glisin ve prolin düşüktür ve bu sebeple biyoyararlanımı düşüktür.

  • BIST 100

    10643,58%3,14
  • DOLAR

    32,20% -0,22
  • EURO

    34,90% -0,22
  • GRAM ALTIN

    2504,01% 1,55
  • Ç. ALTIN

    3989,88% 1,04
  • Pazar 27.3 ° / 21.2 ° false
  • Pazartesi 28.1 ° / 21 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 29.3 ° / 20.7 ° Güneşli

Antalya

19.05.2024

  • İMSAK 04:02
  • GÜNEŞ 05:39
  • ÖĞLE 12:59
  • İKİNDİ 16:48
  • AKŞAM 20:08
  • YATSI 21:39