Tarih: 30.08.2023 14:43

“ZAFER, ‘ZAFER BENİMDİR’ DİYEBİLENİNDİR”

Facebook Twitter Linked-in

Türk Eğitim Sen Gazipaşa İlçe Temsilciliği adına açıklama yapan Yönetim Kurulu Üyesi Aydın Bahçe açıklamalarında şunları söyledi: “Tarihi zaferlerle dolu olan aziz milletimiz için Ağustos ayı, destanların ve kahramanlıkların yaşandığı, mucizelerin cesaret ve inançla somutlaştığı bir dönemi ifade eder. Ağustos ayının zafer ayı olarak ifade edilmesi aslında tesadüf değildir. 26 Ağustos 1071’de kapıları açan atalarımız yine 26 Ağustos 1922’de Anadolu’nun kesin ve kesin Türk Yurdu olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Mazisi yiğitlik ve başarılarla, karakteri şeref ve şanla dolu olan necip milletimizin anılmaya ve kutlanmaya değer sayısız gün ve aylarının yanında bu ay; kahramanlıkların efsaneleştiği, Türk milletinin yüksek ruh ve karakterinin zirve yaptığı bir dönemi işaret eder.

 

Malazgirt’ten Miryakefalona, Kosova’dan Otlukbeli’ne uzanan Türk’ün zafer serüveni; Çaldıran ve Mohaç’ta taçlanmış olup Mercidabık ve Ridaniye’dekutsal topraklara taşmış,  Anafartalar ve Conkbayırı’nda direnmiş, Büyük Taarruzla beraber Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğinde Dumlupınar’da geleceğe ışık saçmıştır. Tarihi bu tür sayısız kahramanlıklarla dolu olan aziz milletimiz için Başkomutanlık Meydan Muharebesi oldukça büyük önem taşımaktadır. Olmak ya da olmamak mücadelesinin verildiği ve 22 gün 22 gece süren Sakarya Meydan Muharebesi’nin kazanılmasıyla artık Anadolu’nun işgal kuvvetlerinden temizlenmesi gerektiği aşikardı. İşte bu sebeple son vatan toprağımız olan Anadolu’nun kapılarının ardına kadar açıldığı 26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi’nden 851 yıl sonra; bu defada üzerinde yaşadığımız topraklara heveslenen işgalciler ve onların emperyalist destekçileri eşi ve benzeri çok az görülen eşsiz bir mücadele ve kahramanlıkla Ege’nin serin ve derin sularına hayalleriyle birlikte gömülmüşlerdir. 

 

Her safhası ile iyi düşünülmüş, hazırlanmış, idare edilmiş ve zaferle sonuçlandırılmış olan Büyük Taarruz; Türk milletine düşman olan emperyalist güçlere karşı mutlak zaferle sonuçlanmış olması bugünlere ve gelecek nesillere en iyi şekilde örnek teşkil edecektir. Bu kutlu zafer, ‘zamanı doldu’ denilen bir Türk Devletini bile, hiç kimsenin yıkmaya gücünün yetmeyeceğini, onun ancak kendi içerisinden çıkan kudretli bir iradeyle dönüşebileceğini, Türk'ün istiklâl ve hürriyetinin nesilden nesile, kendi kurduğu bir devletten diğerine devredilip gidebileceğinin ispatı olarak da görülmelidir. Nitekim bedeli kanla ödenerek kazanılan zaferlerin hepsi; tam bağımsız yaşama konusunda müzakere ve tartışma kabul edilmeyeceğinin bir kanıtı olarak değerlendirilmelidir. Vatan burçlarından Ay-Yıldızlı Bayrağımızın inmemesi için her şeyini feda eden, bu uğurda kendileri yetim kalma pahasına gelecek nesilleri öksüz ve çaresiz bırakmayan atalarımızın göz kamaştırıcı fedakârlıkları her türlü övgü ve takdirin üstündedir. Bu duygu ve düşüncelerle, vatanımızın devamlılığı ve bağımsızlığı yolunda çok önemli bir anlam ifade eden Başkomutanlık Meydan Muharebesi Zaferi’nin 101. yıldönümünü kutluyor; başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.” Bahçe, açıklamasını Atatürk’ün şu sözleriyle tamamladı: “Zafer, zafer benimdir diyebilenindir. Başarı ise başaracağım diye başlayarak sonunda başardım diyenindir.”>Selçuk ÖZTÜRK




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —