.
EĞİTİM-Sen Gazipaşa İlçe Temsilcisi Nuray Güler, MEB’in açıkladığı Yeni Müfredat Taslağı’na ilişkin yaptığı basın açıklamasında “İktidarın siyasi programına paralel hazırlanan laiklik ve bilim karşıtı yeni müfredatı reddediyoruz” dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) geçtiğimiz günlerde açıkladığı Yeni Müfredat Taslağı’na ilişkin Eğitim-Sen Gazipaşa İlçe Temsilcisi Nuray Güler, basın açıklaması yaptı. MEB’in yeni müfredatı, düşünmeyen, sorgulamayan, eleştirmeyen, itiraz etmeyen nesiller yetiştirmek amacıyla hazırladığını dile getiren Güler, “İktidarın siyasi programına paralel hazırlanan laiklik ve bilim karşıtı yeni müfredatı reddediyoruz” dedi.
Güler, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi: “10 yıllık bir çalışmanın ürünü olduğu söylenen müfredat program taslakları ile ilgili ‘öneri alma’ sürecinin bir hafta içine sıkıştırılması, değerlendirme sürecini ‘sembolik’ hale getirmiştir. Taslak müfredat programlarının her yönüyle değerlendirilebilmesi, önceki programlarla karşılaştırılması ve içeriğine dair görüş, öneri ve eleştirilerin sağlıklı bir şekilde ifade edilebilmesi için yeterli süre verilmemiştir.
“OLDUBİTTİYE GETİRİLDİ”
Bakanlığın yapılan tüm itirazlara rağmen web sayfası üzerinden yapılacak önerilerle müfredata son şeklini vererek bu doğrultuda ders kitapları yazım sürecini başlatacağını açıklaması da müfredat konusunun bir ‘oldubittiye’ getirilmek istendiğini göstermektedir. Bilimsel değerlendirme sürecinden geçirilmeden, müfredat taslaklarında yapıldığı belirtilen sadeleştirmelerin hangi bilimsel ve evrensel kriterlere göre yapıldığı bilinmemektedir. MEB’in askıya çıkardığı taslak programların, ihtiyaç analizi ve pilot uygulamaları yapılmadan, bilimsel bir inceleme-değerlendirmeye tabi tutulmadan, önümüzdeki eğitim öğretim yılından itibaren uygulanacak olması müfredat uygulama tekniği açısından da doğru değildir.
“FARKLILIKLARI ÖTEKİLEŞTİREN BİR İÇERİKTE HAZIRLANMIŞ”
MEB tarafından hazırlanan eğitim müfredatı, ülkedeki kültürel ve dilsel çeşitliliği vezenginliği yok sayan, farklı inanç ve kimlikleri dışlayan, piyasanın ihtiyaçlarına yanıt vermeye çalışan, ‘insanı’ değil; ‘bireyi’ ve bireyciliği’ özellikle etnik kimlik ve dini inanç üzerinden milliyetçiliği, son yıllarda sıkça kullanılan ‘dini’ ve ‘milli’ değerleri öne çıkaran ve farklılıkları ötekileştiren bir içerikte hazırlanmıştır. Yeni müfredat üzerinden bu durumun daha da belirgin hale getirilerek sürdürüleceği anlaşılmaktadır.
YENİ MÜFREDATI REDDİYORUZ!
Yeni müfredat taslağını; çocukların sosyal ve kültürel gelişim düzeylerine uygun olmadığı için, öğrencileri geliştiren değil eleyen ve seçen not sistemi üzerine kurulu olduğu için; bilimsel, demokratik, laik içeriğe sahip olmadığı için, çocuğun üstün yararını gözetmediği için, yaratıcı ve eleştirel düşünen bireylerin yetiştirilmesini hedeflemediği için, çevre ve doğa bilinci kazanmış bireyler yetiştirmeyi hedeflemediği için, toplumsal sorunlara duyarlı ve kendine güvenen bireyler yetiştirmeyi hedeflemediği için, çok dillilik temelinde anadilinde eğitime imkân sağlamadığı için, sermaye ve iktidarın ekonomik, siyasal, ideolojik çıkarlarına yönelik düzenlemeler içerdiği için, toplumsal cinsiyet eşitliğini esas almadığı için reddediyoruz!
YENİ BİR MÜFREDAT İSTİYORUZ”
Başta, tüm eğitim sendikaları olmak üzere eğitimin tüm bileşenlerinin başından sonuna kadar sürecin içerisinde olduğu, alanında uzman ve tarafsız bilim insanları tarafından demokratik bir işleyişle hazırlanan, ihtiyaç analizi, pilot uygulama-değerlendirme süreci yapılıp son hali verilen, çağın ve toplumun gerçek anlamda ihtiyacını karşılayan, çocukların üstün yararını gözeten yeni bir müfredat istiyoruz.” >Selçuk ÖZTÜRK