GAZİPAŞA sahillerinde yaşama alanı bulan ve Uluslararası Doğa Koruma Birliğinin (IUCN) koruma altına alınan kum zambaklarının nesli tükenmekle karşı karşıya kaldı. Eğitimci, doğasever ve çevreci Güldane Şahin, kum zambaklarının tohum üretmediğine dikkat çekerek, “Kum zambakları bu yıl aşırı ısınmanın etkisiyle kötü etkilendi. 2016 yılında yapılan araştırmalara göre nesli tükenmekte olan kum zambakları, Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafından koruma altına alındı. Soğanlarıyla sökülmesi yasak olan kum zambağını, ticari amaçla sökme eyleminde bulunanlara 387 bin, çiçeğini koparanlara ise 180-200 bin lira idari para cezası uygulanıyor” dedi.
“İLAÇ VE GÜZELLİK SANAYİNDE KULLANILMAKTADIR”
Yaptığı açıklamada kum zambakları ile ilgili önemli noktalara değinen Güldane Şahin şu şekilde konuştu; “Kum zambakları bu yıl iklim değişikliği nedeniyle kesinlikle çiçek açmıyor açsa da uzun kalmıyor açmadan kuruyor tohuma dönüşmüyor. Mevsimleri iklimleri biz değiştirdik. Sessiz cennet Gazipaşa’mızın denizlerinde caretta carettalar yani deniz kaplumbağaları ve Akdeniz fokları yaşıyorsa, sahillerinde kum zambakları açıyorsa, denizlerimizin çok temiz su altı flora ve faunasının bozulmadığını, sahillerimizin doğallığının korunduğunu gösterir. Kum zambakları halk dilinde Kum Delenler, nesli tehlike altında olan bitkilerdir. 2016 yılında Dünya Doğa Koruma Kurulu tarafından koruma altına alınmıştır. İlaç ve güzellik sanayinde kullanılmaktadır.
“HERKESİ, DOĞAMIZI KORUMAYA DAVET EDİYORUM!”
Temmuz, ağustos, eylül, ekim aylarında açarlar. Düşünebiliyor musunuz kumların içinde o sıcakta beyaz çiçeğiyle ve büyüleyici kokusuyla nasıl yaşadıklarını. Kum Zambağı çiçeğini koklayanların, o kokuyu bir daha unutmaları mümkün değildir. Son yıllarda kum zambaklarına zarar verenler için büyük cezalar çıkmıştır. Çiçeğini koparmak 160-200 bin lira arası, kökünü sökmek ise 260-300 bin lira arası ceza gerektiriyor. Kaliteli, sürdürülebilir bir turizm için doğayı, kum zambaklarını, deniz kaplumbağalarını, Akdeniz Foklarını korumalıyız. Çünkü pandemi dönemi ve 11 ilimizdeki büyük deprem felaketi, bizim doğaya çok ihtiyacımız olduğunu gösteriyor. Bütün bunlar doğamızın organik ve biyolojik sigortasıdır. Unutmayalım ki doğamız hayat sigortamızdır. Bütün herkesi, doğamızı korumaya davet ediyorum!” >Aysel YILDIZ
