ATATÜRKÇÜ Düşünce Derneği (ADD) Gazipaşa Şube Başkanı Av. Hasan Coşkun, AK Parti’nin yarattığını iddia ettiği, rantçı siyaset anlayışının bütün partileri sardığını dile getirerek, günümüz siyasetini eleştirdi. Rant yüzünden insanların babasını dahi tanımadığını ifade eden ADD Şube Başkanı Coşkun, siyasette yıllarını davaya adamış cefakar ve fedakar insanlar türlü iftiralar ve baskılar ile saf dışı bırakılarak, önlerinin kesildiğini dile getirdi.
“RANTÇI SİYASET ANLAYIŞI BÜTÜN PARTİLERİ SARDI”
ADD Şube Başkanı Coşkun, “AKP'nin yarattığı bu rantçı siyaset anlayışı bütün partileri sardı maalesef. İnsanlar büyük-küçük hesaplar ile babasını tanımıyor. Eşti, dosttu, haktı, emekti yok sayıyor hepsini. Bir çırpıda satıyor bütün değerlerini. Kimisi iktidarda kim varsa o partili oluveriyor, parti emekçilerini dirseği ile itekleyiverip oturuveriyor başköşeye. Kimisi dün küfür ederken nasıl başarıyorsa katıveriyor çocuğunu, belki kendisini bir işe. Kimisi daha emeklemeden maraton yarışına soyunuyor. Yıllarını bu davaya adamış cefakar ve fedakar insanlar türlü iftiralar ve baskılar ile saf dışı bırakılıp ön alınıyor” dedi.
ATATÜRK ÖRNEĞİ
“Siyaset muhasebecileri var. Onlar hemen başlıyor hesaba” diyerek konuşmasını sürdüren Coşkun, “Kimde ne kadar para var, kimin desteği var arkasında, siyaset parasız olmaz diye. Yanlışlardan doğru çıkmadı çıkmaz. Bu gidiş, gidiş değil. Bu şartlarda siyaset yapmak sadece ruh sağlığını bozar, ideolojik dejenerasyona neden olur, kutsal davalar yok olur, duygusal (çıkarsal, rantsal) davalar oluşur. Atatürk kurtuluş savaşında zengin bir toplumun, güçlü bir ordunun lideri olarak savaşa girmedi. Para yok dediler “bulunur” dedi. Ordu yok dediler “kurulur” dedi. Düşman çok güçlü dediler “yenilir” dedi” ifadelerini kullandı.
“BİR ŞEYLER YAPMAK GEREKMİYOR MU?”
Coşkun, “Bu ideolojik tükenmişlikle korkarım siyaset tamamen çıkar, rant odaklarının eline geçecek. Bütün siyaset âlemi öyle. Bir şeyler yapmak gerekmiyor mu? En azından demokrasiye ve Atatürk devrimlerine inanan bir avuç insanın tavrı ne olmalı? Doğru bu “olan” ise biz olamayız öyle doğrularda. Ya yanlış düzelmeli ya da yanlışın içinde bulunmamalı. Aşk şarkıları ya kavuşmak ya ayrılık üzerinedir. Bakalım biz nasıl bir şarkı söyleyeceğiz” şeklinde konuştu. >Selçuk ÖZTÜRK