GAZİ Mahallesi eski Muhtarı Şerafettin Lordoğlu, gazetemizin 12 Aralık tarihli sayısında yer alan ve Koru Mahallesi’nde adının da geçtiği iddialarla ilgili cevap hakkını kullandı. Devraldığı arazileri, kanun ve yasalara uygun şekilde aldığını ileri süren Lordoğlu, arazinin dışına çekilen tel çitlerin sökülerek kendisinin zarara uğratıldığını iddia etti. Kendisine iftira atıldığı yönünde beyanda bulunan Lordoğu, şahsına iftira atan mahalle sakinleri hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti.
“ZİLLİYETLİK HAKLARINI VE İLERDE OLUŞABİLECEK
HER TÜRLÜ YASAL VE HUKUKİ HAKLARINI DEVRALDIM”
Koru Mahallesi’nde aldığı arazilerin 2/B Uygulama Yönetmeliğine uygun olduğunu söyleyen Lordoğlu, “Ben Koru Mahallesi’nde Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğine uygun 2 değişik adada bulunan 3 adet tapulu taşınmazda bulunan parselde kullanımı kendilerinde olan kişilerden geçmiş zilliyetlik haklarını ve ilerde oluşabilecek her türlü yasal ve hukuki haklarını devraldım” dedi.
DEVLETİMİZ BARIŞI SAĞLAMAK AMACIYLA ÇEŞİTLİ ZAMANLARDA KANUNLAR ÇIKARIYOR
Söz konusu arazileri; 20.11.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin 30. Maddesi’ne göre devraldığını dile getiren Lordoğlu, “Devraldığım arazinin birisi koru Mahallesi 303 ada 6 parselin bir kısmı. Bu arazinin sahibi Koru Mahalle sakinlerinden Ahmet Oğlu Hasan Kılınç’tır. Hasan Kılınç bu araziyi tarımsal amaçlı kullanırken Ormanla davalaşmış ve 1990/549 esas no ile 1995/81 karar no ile mahkemeyi kaybetmiş. Fakat Devletimiz zaman zaman bu tür vatandaşın kullanımında olan ve sonradan mahkeme kararıyla elinden alınan yerlere sosyal barışı sağlamak ve hak sahiplerine verilebilmesi amacıyla çeşitli zamanlarda kanunlar çıkarıyor.
Bunlardan bir tanesi de; 20.11.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğine göre; Madde 30 (4) Ancak; a) Kadastro uygulamaları yapılmış, ilân edilmiş ve kesinleşmiş, belde, mahalle veya köyde kesinleşmiş orman sınırlarına göre orman sayılmayan alanlar içerisinde kalan taşınmaz iken, herhangi bir nedenle mülkiyet anlaşmazlığının yargıya intikal etmesi ve niza konusu taşınmaz hakkında mahkeme kararı ile ilk defa ve hukuken orman sayılan yer kararının verilmesi ve bu kararın kesinleşmesi ile orman niteliğini kazanmış, ancak 6831 sayılı Kanunun 2’nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi araştırması ve uygulaması yapılmamış yerlerde Bölge Müdürlüğünce durum tespiti yapılır. Sonuç ayrıntılı bir rapor ile Genel Müdürlüğe intikal ettirilerek Komisyon görevlendirilmesi talep edilir. Görevlendirilen Komisyon bu Yönetmeliğin ilgili hükümleri doğrultusunda 2/B uygulamalarını yapar” ifadelerini kullandı.
“YENİ ÇIKAN KANUNLARI TAKİP EDEN BİRİSİYİM”
İddiaya konu olan ada ve parselleri açıklanan kanuna göre devraldığını söyleyen Lordoğlu, “Bende geçmiş dönemlerde muhtar ve halen müteahhit olmam sebebiyle sürekli Resmi Gazete’yi ve yeni çıkan kanunları takip eden birisiyim. Dolayısıyla yukarda ada ve parselini söylediğim yeri bu kanun maddesine dayanarak devraldım. Bu tür yerlerde bu şekilde alınıyor ve devrediliyor. Söz konusu bu yer 28.04.2022 tarihinde Antalya Orman Bölge Müdürlüğü 9 nolu Orman Kadastro komisyonunca 30.Madde çalışması başlamış olduğunu ve 28.06.2022 tarihinde 30. Madde çalışmasını bitirdiğini öğrendim. Söz konusu 30 Madde çalışması 29.07.2022 tarihinde de koru mahallesinde 30 günlük itiraz süresi olmak kaydıyla askıya asılmış bu esnada herhangi bir itiraz gelmemiş ve kesinleşmiş. Konunun tarihçesi bu şekilde” dedi.
“ADALETİN KESTİĞİ PARMAK ACIMAZ”
Devraldığı arazilere zarar verildiğini ileri süren Lordoğlu, “Aradan iki ay üç ay gibi bir zaman sonra basın açıklamasında sözcü olarak açıklama yapan Fatma Kılınç ve beraberindeki bazı kişiler devrini almış olduğum arazimi ilçe dışında olduğum bir zamanda içeresine çeşitli fidanlar ekerek tecavüzde bulunmuşlardır. Bende bu kişilerin hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundum. Konu zaten adalette, adaletin kestiği parmak acımaz. Hakkımda yapmış oldukları iftiralardan yazılan haberde; dedelerinin vasi davalarından ötürü devletin aldırmış olduğu sağlık raporuna varıncaya kadar karalayıcı beyanlarda bulunan bu kişilerden en yüksek derecede tazminat davası açacağımı bildiririm. Tekrar suç duyurusunda bulunacağımı ifade ederim” dedi.
Devraldığı arazinin dışına çekilen tel çitlere sökülerek zarar verildiğini de ileri süren Lordoğlu, “Devraldığım arazinin birisi de Koru Mahallesi 228 ada 2 ve 3 parselin içeresinde belli bir bölümünü devraldım. Bu konuda aynı yukarda anlattıklarım gibi kanuna, yasalara uygun olaraktan aldım. Etrafını demir çubuklarla ve dikenli telle koruma altına aldım. Daha sonra benim arazimin bir kısmına tecavüzde bulundular ve bazı koruma çitlerini sökerek zarar vermişlerdir. Ben bu konuda da zarar verenlerden ve hakkımda karalayıcı iftira atan şahıslardan da davacı olacağımı bildiririm” şeklinde konuştu.