İYİ Parti Antalya 1’inci sıra milletvekili adayı Uğur Poyraz, İl Başkanı Vahdet Afşin Karacan ve İYİ Partili yöneticilerle birlikte dün Gazipaşa’ya geldi. Seçimin önemine değinen Poyraz, “Bu seçim; istikrah ve hürriyet arasındaki çok net ve kalın çizgilerle belirlenmiş bir seçimdir” dedi.
14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak olan Cumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri öncesi ziyaretlerini sürdüren İYİ Parti Genel Sekreteri ve Antalya Milletvekili adayı Av. Uğur Poyraz, Gazipaşa’da partililerle bir araya geldi. Belediye Kültür Merkezi’ndeki toplantıda Poyraz’a, İl Başkanı Vahdet Afşin Karacan, İlçe Başkanı Nazmiye Gül Özgörü ve İYİ Partili yöneticiler de eşlik etti. Herkese ve her yere temas etmeye çalıştıklarını belirten milletvekili adayı Uğur Poyraz, “Çok önemli bir seçim arifesine geldik. 14 Mayıs seçimini, bildiğiniz bütün seçimlerle karşılaştırmayı bırakın bir kenara, bu seçim; istikrah ve hürriyet arasındaki çok net ve kalın çizgilerle belirlenmiş bir seçimdir. Ben daha önce siyasetle uğraşmadım ilk kez İyi Parti'de siyaset yapıyorum. Profesör hukukçuyum aynı zamanda kendi yatırımları olan iş insanıyım. Bundan 6 yıl önce 25 Ekim 2017’de Meral Akşener parti kuracağı zaman bu beni çok heyecanlandırdı ve kurulacak partide aktif rol almak çok istedim ve sayın genel başkanın takdirleriyle de İyi Parti Kurucular Üyesi olarak İYİ Parti’de görev aldım. 2018’de milletvekili aday adayı oldum. Çünkü 2017’de gelen bu ucubet sistem nedeniyle artık parlamento işlevsiz bir hale geliyordu. Parlamento işlevsiz hale geldiğinde Milletvekili fonksiyonu icra ederken, öylesine kıymetli ve önemli bir makam Cumhurbaşkanlığı gölgesinde bırakılıyor. Buna rağmen İYİ Parti 37 Milletvekili ile 5 yıldır olağanüstü bir çaba içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde genel başkanımızın liderliğinde büyük bir mücadele verdi” dedi.
“MAYIS TARİHİNİ BİR SEÇİM DARBESİ GİBİ YORUMLUYORLAR”
“Akşener Türkiye’de bu iktidarın ezberlediği bütün oyunları bozup çok daha objektif, çok daha şeffaf, çok daha samimi bir siyaseti Türkiye’nin ortasına yerleştirdi.” diyen Poyraz açıklamasına şöyle devam etti: “14 Mayıs tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan diye hitap ediliyor, bizim değil. Ona rağmen 14 Mayıs ile ilgili bugün Cumhurbaşkanlığı Kabinesi mensupları 14 Mayıs’ın bir seçim darbesi olduğunu söyleme cüretini ortaya koyuyorlar. 2023 yılında bu seçimin yapılacağı belli, tarihini de Cumhurbaşkanı belirlemiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi de belirlemesi bu tarihi. Buna rağmen 14 Mayıs tarihini bir seçim darbesi şeklinde yorumlama cüreti gösteren kabine mensupları var. Bundan üç yıl öncesine kadar evlere kapanıp maskelerle yaşayacağımız bir dönem geçirmedik. Bunu iki yıl yaşadık tüm dünyayla beraber. Devlet iki yıl bize bakamadı. Bunca yıl günü gününe saati saatine vergisini ödeyen, sigortasını ödeyen esnaf, iki yıl devlet tarafından süspanse edilemedi. 6 Şubat sabahı Osmaniye il başkanımız aradı Uğur abi büyük bir deprem oldu yetiş dedi, 4 saat sonra bölgeye gittim, oradan Kahramanmaraş’a, Hatay’a, İslahiye’ye, Nur Dağı’na, Kilis’e gittim. 6 Şubat’tan 11 ay önce 2022 yılı ocak ayında Pazarcık merkezli 7.5 şiddetinde bir deprem olacağı varsayımıyla Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı ve AFAD, Kahramanmaraş’ta bor tatbikat düzenliyor. Merkez üssünün Pazarcık olacağını biliyor, şiddetinin 7.5 olacağını biliyor, ilik Kahramanmaraş olacağını biliyor bir yıl önce tatbikat düzenliyorlar ve tatbikata AFAD 35 dakika, Bakanlık da 47 dakika geç geliyor. Ondan bir yıl sonra Pazarcık merkezli deprem oldu, 7.5 şiddetinde oldu ve devlet 60 saat sonra geldi. Ben oradaydım 10-11 gün boyunca. 60 saat boyunca kimse yoktu. Binlerce insanımız canlı canlı mezara girdi. Yakınları dışarda beklerken enkazın altındakiler bağıra bağıra dışarıdaki yakınları dinleye dinleye öldüler. Olmasaydı da biz vermeseydik dediğim bu örneği verdim.”
“TANIDIK HAKİM VAR MI DİYE GELİYORLAR”
Poyraz, 4 buçuk yıldır bir ekonomik çıkmazla uğraştıklarını belirterek “2018 Ağustos ayında yani 2018 seçimlerinden hemen sonra başlayan döviz kriziyle 4 buçuk yıldır bir ekonomik rezilliği konuşuyoruz ve 4 buçuk yıldır bu ekonomik rezilliğe hepimizin alışmasını bekleyen bir iktidar tarafından yönetiliyoruz. Sadece bunlar bile bir iktidara ilişkin kararınızı netleştirecek nitelikte. Ben 14 Mayıs’ta sizlerden bunu beklemiyorum. Bugüne kadar hangi partiye gönül verdiğinizle, hangi partiye oy verdiğinizle, hangi parti adına mücadele verdiğinizle de ilgilenmiyorum. 14 Mayıs’ta bir sistemi sorgulayacağız. Elbette ki Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini getirenler, bunu getirirken bir art niyet olduğunu düşünmek çok mümkün değil. Ancak 5 yıldır tecrübe ettiğimiz bu sistemin bize hiçbir getirisi olmadığını ve hayatımızdan çok şey götürdüğünü de kabul etmek gerekiyor. Herkesin bir üst makamdan talimat beklediği, bir üst makamdan talimat gelmediği sürece kılını kıpırdatmadığı bir sistem içindeyiz. Bunun adına onlar cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diyor, ucube sistem olarak tanımlıyoruz. Peki niye ucube sistem diye tanımlıyoruz? Bugün benim kendi hukuk şirketlerime gelen hiç kimse hukuki problemimiz var diye gelmiyor. Tanıdık hakim var mı diye geliyor, tanıdık savcı var mı? Diye geliyor. Herhangi bir şekilde bir polis sizi çağırdığında herkesin konuşup konuşup terlediği bir dönemdeyiz. Mahkemeden bir tebligat geldiğinde acaba başıma ne gelecek dediğimiz bir dönemdeyiz. Bunların hepsinin yerine bir sistemi inşa etmek, o sistem içinde yaşamak için son derece imkan dahilinde bir sürecin eşiğindeyiz” ifadelerini kullandı.
“CUMHURBAŞKANINI SANDIKTA VERECEĞİNİZ OYLAR BELİRLEYECEK”
Poyraz, şöyle devam etti: “Bugün Gazipaşa’da, Alanya’da, Antalya’da, Serik’te , Akseki’de , Gündoğmuş’ta, İbradı’da Aksu’da ve Antalya’nın batısında hem turizm, hem tarım üretimi en büyük iki keşif var. Gıda enflasyonuyla mücadelenin çözümü; domates ihracatının durdurulması. 2023 yılındayız elimizde bu kadar imkan var, böylesine büyük bir devletiz ama şu ana kadar bulunan çözüm domates ihracatının durdurulması. Açıkça söyleyeyim, bazen bu kararlar verilirken bizim sabrımızın denendiğini düşünüyorum. Televizyon açtığımda karşımıza çıkan başlıklarla gündelik hayatımızın hiçbir ilgisi yok ve gündelik hayatımızı yansıtmıyor. Bugün sabah Alanya halindeydim. Soğanın kilosu 20 TL. Soğan ve patatesle mi Cumhurbaşkanı belirleyeceksiniz diyorlar. Cumhurbaşkanını sandıkta vereceğiniz oylar belirleyecek.”