Tarih: 11.03.2024 11:30

GES’E DEĞİL GES SAHASINA KARŞILAR!

Facebook Twitter Linked-in

Antalya’da Gazipaşa, Mersin’de Anamur halkının ortak kullandığı Kaşpazarı Yaylası’na yapılmak istenen GES projesinin ÇED bilgilendirme toplantısına katılan iki ilçe sakinleri, GES’e karşı olmadıklarının altını çizerek, tarihi 800 yıl öncesine dayanan ve Yörüklerin halen yaylak olarak kullandığı, hayvancılık ve arıcılık faaliyetlerinin devam ettiği alanda GES istemediklerini söylediler.  


ANTALYA’DA Gazipaşa’nın ve Mersin’de Anamur halkının ortak kullandığı Kaşpazarı Yaylası’na yapılmak istenen Güneş Enerji Santrali (GES) projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) ve “Halkın Bilgilendirilmesi ve Sürece Katılımı Toplantısı” 8 Mart Cuma günü saat 14.00’te Akoluk Mahallesi’nde bulunan Akoluk Köy Konağı’nda yapıldı. Gazipaşa ve Anamur halkıyla birlikte, her iki ilçenin önde gelen siyasileri, STK temsilcileri ve mahalle muhtarlarının yer aldığı toplantı, Antalya Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürü ÇED ve Çevre İzinleri Şube Müdürü Ufuk Ağdak başkanlığında gerçekleşti. Ağdak, Gün Güneş Enerjisi Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılması planlanan "G3- Antalya-1-2 GES (24 MWp/24 MWm/20 Mwe- 39,93 ha) projesi hakkında vatandaşlara bilgi verdi. 


DEMİR: GES’E KARŞI DEĞİLİM, UYGULANACAĞI ALANA KARŞIYIM
Yapılan bilgilendirmenin ardından iki ilçe ve bölge sakinlerine söz verilerek, vatandaşların dile getirdiği hususlar not alınarak rapora dahil edildi. ÇED Bilgilendirme toplantısına katılan her iki ilçe ve bölge sakinleri, GES’e değil seçildiği bölgeye karşı çıktıklarını dile getirdi. Toplantıda söz alan Kaşpazarı Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Hüseyin Demir, “Projenin keşfi düzgün bir şekilde yapılmamış. Bu proje ile evlerin üzerlerine paneller konulacak, onu atlamışlar. Orada görünen yapıyı hesaplamışlar. Ama burada bizi görmezden geliyorlar. Proje aceleye geldiği için keşif olmamış zaten. Böyle keşif mi olur? Keşifte bilen birileri olsun, ben de olayım. Acele bir keşif yapmışlar ve o alandaki evleri görmezden gelmişler, onlarca ev ve hayvan ağılı var o alanda. Bir sürü küçükbaşın faydalandığı alanı nasıl bitkisel alan dışına alıyorlar. Orası tamamen bitkisel alan. GES’e karşı değilim, uygulandığı alana karşıyım. 800 dönüm arazi ne demek? Orada arıcılık, hayvancılık yapılıyor. Bu sektörler bizim can damarımız.  Yapılan keşfi kabul etmiyoruz. Orada tarihi bir kervan yolu ve tarhana taşları var. Alanın kültürel ve sosyal bir yapısı var. Bizim yapılarımızın içinde GES istemiyoruz. Tekrardan söylüyorum; GES’e karşı değilim, uygulanacağı alana karşıyım. GES’i verimsiz bir alanda yapsınlar” dedi. 


AKKOCA: GES TEMİZ ENERJİ, FAKAT YERİ YANLIŞ
“Güneş enerjisine kesinlikle karşı değiliz en temiz enerji, fakat yeri yanlış” diyen Eğitimci-Biyolog Mustafa Akkoca ise “Böyle bir tesis kurulurken öncelikle biyolojik çeşitlilik analizi yapılması lazım bölgede. Yeterince bilgi yok, çalışılmamış ve eksik. Kar suları yeraltı sularına karışarak ya da akarsulara karışarak Gazipaşa’nın sahil şeridindeki bütün tarımsal sulama sularını, yer yer içme sularını oluşturur. Projenin dosyasında 2100 metre yükseklikte kışın dondan sistemin zarar görmemesi için nasıl kar önlenecek sorusu ile ilgili bir çözüm göremedim. Bunun için buhar kullanılarak temizleyeceklerini iddia ediyorlar. Enerji, paneli temizlemeye yeter, buharı üretmeye yetmez. Çünkü bu sistem çalışmayacak. Eğer kimyasal yolla panelleri temizleyecekseniz antifriz kullanacaksınız. Bu da bizim yeraltı sularımıza karışacaktır. Kaledran’da çıkan suyun kaynağı buradan, buradaki suların kaynağı da bu dağlar. Burada kışın rüzgar ile kar dolar, yazın da yavaş yavaş o kar erir.  Kar erirken yeraltı suyunu düzenli besler. Toroslardaki su buradan beslenir, temmuz ortasına kadar burası kar olur. Oraya güneş paneli kurduğumuz zaman o güneş panellerinin çalışması için zorunlu olarak panelleri temizlemek, kimyasal kirliliğe ve karın erken erimesine neden olacak. Bu da kontrolsüz su taşkınlarına neden olur. Bir de işin biyolojik boyutu var. Burası yaban keçilerinin geçtiği önemli bir alan. Anadolu parsının geçiş alanı. Rapor birçok şeyden bahsetmiyor ve çok genel geçer şekilde hazırlanmış. Bahsedilen sistemle, noktasal alanın hiçbir alakası yok. Güneş enerjisine karşı değiliz, tarafız ama doğru bir çalışma yapılmamış ve bu verimli bir sistem değil” şeklinde konuştu.


Toplantıya katılan ve konuşma yapan diğer katılımcılar da aynı hususa dikkat çekerek, GES’e karşı olmadıkları, tarihi 800 yıl öncesine dayanan ve Yörüklerin halen yaylak olarak kullandığı, hayvancılık ve arıcılık faaliyetlerinin devam ettiği alanda GES istemediklerini söylediler. >Selçuk ÖZTÜRK




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —