“15 Eylül Dünya Lenfoma Farkındalık Günü” dolayısıyla bilgilendirmede bulunan İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, vücutta olağan dışı değişiklikler fark edildiğinde bir sağlık kuruluşuna başvurmanın hayati önem taşıdığını belirtti.
GAZİPAŞA İlçe Sağlık Müdürü Dr. Eşşe Çelik, “15 Eylül Dünya Lenfoma Farkındalık Günü” nedeniyle bilgilendirme mesajı yayımladı. Açıklamasında lenfosit adı verilen hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla gelişen lenfatik sistem kanserine ‘Lenfoma’ adı verildiğini ifade eden Çelik, Türkiye’de her yıl yaklaşık 7 bin kişiye lenfoma tanısı konulduğunu söyledi. Lenfoma hastalığına dair bilgi eksikliğini gidermek, farkındalığı artırmak ve hastaların karşılaştığı psikososyal zorluklara dikkat çekmek amacıyla belirlenen Dünya Lenfoma Farkındalık Günü’nde, erken tanının önemine vurgu yapan Çelik, şöyle devam etti: “Lenfomalar, lenfoid dokularda doğal olarak bulunan lenfosit adı verilen hücrelerden gelişen kötü huylu lenf bezi hastalıklarıdır. İki ana lenfoma türü vardır; bunlardan biri, Hodgkin Lenfoma yanş Hodgkin Hastalığı olarak da bilinir ve lenfomaların yaklaşık %25’ini oluşturur. Diğeri, Hodgkin Dışı Lenfoma; tıpta Non-Hodgkin Lenfoma/NHL olarak adlandırılır olguların yaklaşık %75’ini oluşturur. Lenfomaların kesin nedeni bilinmemektedir. Bununla birlikte, çeşitli risk faktörleri lenfoma gelişme olasılığı ile ilişkilidir. Bu risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir:
A. Yaş: Yaşlanmak, genel olarak lenfoma için önemli bir risk faktörüdür ve vakaların çoğu 50 yaş ve üstü kişilerde görülmektedir.
B. Cinsiyet: Genel olarak erkeklerde lenfoma görülme riski kadınlardan daha yüksekse de bazı alt tipler kadınlarda daha sık görülebilmektedir.
C. Aile Öyküsü: Lenfomalı birinci derece bir akrabaya (ebeveyn, çocuk, kardeş) sahip olmanın, lenfoma geliştirme riskini artırabileceği kabul edilir.
D. Bazı Kimyasallara Ve İlaçlara Maruz Kalma: Bazı araştırmalar, benzen ve yabani ot ve böcek öldürücü maddeler gibi kimyasallara maruz kalmanın lenfoma riskini artırdığını düşündürmektedir.
E. Radyasyon Maruziyeti:
F. Zayıflamış Bir Bağışıklık Sistemine Sahip Olmak: Çeşitli sebeplerle bağışıklık sistemlerini baskılayan ilaçlarla tedavi edilenler, HIV’le enfekte kişiler, bazı sendromal hastalıklara sahip olanlar gibi zayıflamış bağışıklık sistemine sahip bireylerde NHL riski artmaktadır.
G. Otoimmün Hastalıklar: Romatoid artrit, sistemik lupus eritematozus, Sjögren hastalığı, çölyak hastalığı (glütene duyarlı enteropati) ve diğer bazı otoimmün hastalıklar, artan NHL riski ile ilişkilendirilmiştir.
H. Bazı enfeksiyonlar: İnsan T-hücresi lenfotropik virüsü (HTLV-1) ile enfeksiyon, Epstein-Barr virüsü (EBV) ile enfeksiyon, insan herpes virüsü 8 (HHV-8), Helicobacter pylori, Chlamydophila psittaci, Campylobacter jejuni, Hepatit C virüsü (HCV) ile enfekte olmuş kişilerde lenfoma görülme riskinin arttığı gözlemlenmektedir.
İ. Vücut Ağırlığı: Diğer birçok kanserde olduğu gibi bazı çalışmalar aşırı kilolu veya obez olmanın NHL riskini artırabileceğini düşündürtmektedir.
J. Meme İmplantları: Nadir olmakla birlikte, meme implantı olan bazı kadınlarda bir tür Anaplastik Büyük Hücreli Lenfoma (ALCL) geliştiği gözlemlenmektedir.
LENFOMA BELİRTİLERİ
En sık görülen belirti boyun, koltuk altı ve kasık bölgelerindeki lenf bezelerinin ağrısız şişerek ele gelmesidir. Hastalarda diğer bulunabilen belirtiler ise söyledir; sebebi tam açıklanamayan ateş, kilo kaybı, gece terlemesi, halsizlik, ciltte kaşıntıdır. Bu şikayetler, grip gibi başka hastalıkların seyrinde de görülebilir. Bu nedenle bu tür bulguları olan hastalarda lenfoma teşhisini ancak hekim koyabilir. Sayılan belirtilerin varlığı halinde hekime başvurulmalıdır.
Lenfomanın tanısında en önemli basamaklar ayrıntılı öykü ve fizik muayenedir. Öykü ve muayenede şüpheli bulguların tespit edilmesi durumunda lenf nodu biyopsisi, kemik iliği biyopsisi, görüntüleme tetkikleri, kan sayımı, kan testleri, biyokimyasal incelemeler, Görüntüleme testleri (MRI taraması, PET taraması, X-ışınları) gibi ek tanı metotlarına başvurulur.
Bu kapsamda temel mesajlar aşağıda yer almaktadır;
-Vücudunuzda olağan dışı değişiklikler hissettiğinizde, beklemeyin!
-Alışılmadık ve süreklilik gösteren bulgularınız varsa hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurun!
-Fark ettiğiniz bulgular her zaman kansere yönelik olmayabilir, ancak güvende olmak üzgün olmaktan iyidir!
-Kanser ne kadar erken teşhis edilirse sonuç o kadar iyi olur.
LENFOMA OLASILIĞINI ARTTIRABİLEN RİSK FAKTÖRLER
•Yaş ve genetik faktörler
•Bağışıklık sistemi zayıflığı
•Helikobakter pilori ile HIV gibi virüs ve enfeksiyonlar
•Radyasyon, bazı tarım ilaçları ve kimyasal türlerine maruz kalmaya neden olan çevresel koşullar
•İmplantlar
•Otoimmün koşullar” >Vildan RENDE