“ÇOCUKLARIMIZ ÖLÜYOR”

GÜNCEL 13.01.2022 10:06:36 0
“ÇOCUKLARIMIZ ÖLÜYOR”

Cemaat yurdunda kalan ve intiharıyla ülkede gündeme oturan Enes Kara’nın ölümü hakkında dikkat çeken açıklamada bulunan Eğitim Sen Gazipaşa Temsilcisi Nuray Güler, “Gerici toplum inşa etme anlayışı çocuklarımızı öldürüyor!” dedi.

 

Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Enes Kara, Elazığ'da bir binanın 7. katından atlayarak yaşamına son verdi. 20 yaşındaki öğrenci, olaydan önce çektiği videosunda kaldığı cemaat yurdunda baskılara maruz kaldığını ve psikolojik olarak yorulduğunu söylemişti.

 

Eğitim Sen Gazipaşa Temsilcisi Nuray Güler, Enes’in intiharının ardından bir açıklama yaptı ve hükümete yüklendi. “Son yıllarda artarak devam eden gerici tarikat ve cemaat yurtlarındaki vakalara bir yenisi daha eklendi” diyerek açıklamasına başlayan Güler, “Enes Kara’nın intihar haberi yüreklerimizi burktu, kararttı. 20 yaşında bir Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara, cemaat yurdundaki baskılara dayanamayıp intihar ediyor. Ölmeden öncede durumun vahametini anlatan bir videoyu arkasında bırakarak. Ülkenin her tarafı; izinli ama, çok büyük çoğunluğu kaçak ve izinsiz cemaat ve tarikat yurtları ile dolu. Aladağ’ da, Karaman’da,  Kaimder’de,  Alimder’de ve daha birçok yurtta yaşananlar toplum hafızasında yerini korurken; Elazığ’da bir tıp öğrencisinin cemaat yurdundaki baskılara dayanamayıp intihar etme haberini aldık.

 

ARTIK YETER…

 

Kamusal ve Laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşan iktidarın, gerici vakıflardan eğitimin tepe noktasına kadar gerici toplum inşa etme politikaların sonucu gençler bu yurtlarda, intihar ediyor, tacize uğruyor ve öldürülüyor. En son Antalya Alimder yurdunda bir genç, satırlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Bu yurt kaçak ve izinsiz işletilen bir yurttu ve açılışını Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yaptığı haberleri basında yer aldı. Türgev, Tügva, Ensar, Semerkand, ve İlim Yayma Cemiyetleri gibi vakıflara ait beş yüzün üzerinde yurt bulunurken, izinsiz ve kaçak yurt sayıları on binlerle anılmaktadır. Bu nedenle eğitim çağındaki çocuklarımız kimlere ve hangi zihniyete teslim edilmiş sorularını toplum olarak soruyoruz…

 

“ÖLÜM VE İSTİSMARLARI KANIKSAMAYACAĞIZ”

 

Oysa Laik, sosyal hukuk devletinde tüm çocuklar Devletin –Kamunun- himayesinde ve denetimindedir. Devlet gerekli önlemleri alarak bütün yoksul halk çocuklarının barınma ihtiyacını gidermelidir. Kamusal eğitimin de gereği budur. Ancak iktidar bunu bilinçli bir şekilde yapmayarak çocuklarımızı cemaat ve tarikatların kucağına itmektedir. Bu kabul edilemez. Daha önce birçok tarikat yurdunda yaşanan, ölümler, cinsel istismarlar konusunda sesiz kalan, “bir kereden bir şey olmaz” diyen zihniyetin çocuklarımızın hayatını yok eden gerici politik uygulamalarına artık yeter. Bu ölüm ve istismarları kanıksamayacağız, susmayacağız. Kamusal, laik, demokratik, eşit, bilimsel ve anadilinde eğitim temelli bir inşa için mücadeleye devam edeceğiz” dedi.