Eğitim Sen Gazipaşa Temsilcisi Nuray Güler, 2026 eğitim bütçesinin temel ihtiyaçları bile karşılamadığını belirterek eğitimin piyasalaştırıldığını, eğitim emekçilerinin yoksullaştığını ve kamusal eğitimin bilinçli biçimde zayıflatıldığını söyledi.
Eğitim Sen Gazipaşa İlçe Temsilcisi Nuray Güler, 2026 yılı eğitim bütçesine ilişkin yaptığı açıklamada, bütçedeki yüzde 34'lük artışın ekonomik kriz koşullarında gerçek bir iyileşme sağlamadığını belirtti. Güler, "Okulların en temel ihtiyaçlarının bile giderilemediği bir dönemde bu bütçe, eğitim sisteminin zorunlu gereksinimlerini karşılamaktan uzaktır" dedi.
"EĞİTİM EMEKÇİLERİ HER AY DAHA DA YOKSULLAŞIYOR"
Özellikle eğitim emekçilerinin yaşadığı geçim sıkıntısına dikkat çeken Güler, "Yıllardır yoksulluk sınırının altında ücretlerle yaşamaya çalışan öğretmenlerimiz kira, ulaşım ve temel tüketim giderleri karşısında her ay daha da yoksullaşıyor. Bu bütçe, eğitim emekçilerinin insanca yaşam talebine hiçbir şekilde yanıt vermiyor" diye konuştu.
"OECD ORTALAMASININ YARISINA BİLE ULAŞMIYORUZ"
Bütçenin milli gelire oranının OECD ortalamasının dahi yarısına ulaşamadığını belirten Güler, artış gibi görünen rakamların gerçekte enflasyonun üzerini örten bir algıdan ibaret olduğunu ifade etti. Güler, "Son 23 yılda MEB bütçesinin milli gelire oranında kayda değer bir artış olmadı. MEB bütçesinin yüzde 83'ü zorunlu harcamalara gidiyor; çocukların ve okulların geleceğini güçlendirecek gerçek yatırım yok denecek kadar az" diye konuştu.
"OKULLAR BAĞIŞ VE AİDATLA AYAKTA DURUYOR"
Açıklamasında velilerin üzerindeki yükün arttığını da vurgulayan Güler, "Türkiye'de okullar hala kırtasiye, temizlik, bakım ve onarım gibi temel ihtiyaçlarını kayıt döneminde talep edilen bağışlarla karşılamak zorunda bırakılıyor. Bu durum kamusal eğitimi tasfiye ediyor, velilerin cüzdanına göre şekillenen bir eğitim modelini kalıcı hale getiriyor" ifadelerini kullandı.
"DEPREM BÖLGESİNE ÖZEL BİR EĞİTİM BÜTÇESİ YOK"
2026 bütçesinin deprem bölgesine dair hiçbir özel iyileştirme içermediğini kaydeden Güler, "Deprem bölgesinde eğitim hala olağanüstü koşullarda sürerken yeni derslik, yeni okul, öğrenciye ücretsiz yemek ve temiz su gibi çok temel ihtiyaçlara yönelik tek bir adım yok" dedi.
"KAMUSAL KAYNAKLAR TARİKAT VE VAKIFLARA AKTARILIYOR"
Bütçe dağılımında dini vakıf ve derneklere aktarılan kaynakların büyümeye devam ettiğini iddia eden Güler, "Kamusal kaynaklar çocuklara eşit ve nitelikli eğitim sağlamak yerine ideolojik yönelimleri önceleyen yapılara aktarılıyor. Bu yaklaşım laik ve bilimsel eğitimi giderek daha fazla geriye itiyor" dedi.
"BU BÜTÇE EĞİTİM HAKKINI DARALTIYOR"
Açıklamasının sonunda 2026 eğitim bütçesinin siyasal tercihlerle şekillendiğini ifade eden Güler, "Bu bütçe; kamusal, bilimsel, laik ve eşitlikçi eğitim talebine yanıt vermeyen, öğrencilerin en temel ihtiyaçlarını dahi karşılamayan bir bütçedir. Eğitim hakkı genişletilmek yerine daraltılmakta; eğitim emekçilerinin güvenceli yaşam talebi yok sayılmaktadır" şeklinde konuştu.
Öte yandan, eğitim sendikaları tarafından 2026 yılı eğitim bütçesinin protesto edilmesi amacıyla birçok sendikanın katılımıyla 22 Kasım'da Samsun ve Adana'da, 29 Kasım'da İzmir ve Van'da miting yapılacak. Güler, önümüzdeki günlerde yapılacak mitinglere Gazipaşa'dan da katılımların olacağını belirtti.